5 Kasım 2015 Perşembe

Kendi kendinize gıda intolerans testi yapın!



Yazımıza başlarken size soracağımız bir soru var. “Asla vazgeçemem.” dediğiniz bir yiyecek var mı? Kendinize bir liste yapabilirsiniz. Bu sorunun cevapları hangi yiyeceklere alerjiniz olduğunu söylüyor olabilir. Kaderin cilvesi mi desek buna? Vücudumuz en çok alerjik olduğumuz yiyecekleri aşeriyor. Evet yanlış okumadınız. Ve kendi kendinize yapabileceğiniz bir alerji testi ile bunu hemen tespit edebiliyorsunuz. Bu test size kapsamlı ve profesyonel bir gıda intolerans testi yaptırmanız konusunda fikir veriyor.



Hassasiyetimizin olduğu ya da alerjik reaksiyon gösterdiğimiz bir yiyeceği tükettiğimizde, nabzımız yükselir. İşte başımıza gelenler:
Hassas olduğumuz besini tükettiğimizde bu yiyecek vücudumuzun alerjik tepkilerini tetikler. Bu tepkileri karşılamak için böbrek üstü bezlerimiz kortizol hormonu salgılar. (Kortizol, böbrek üstü bezinin kabuk bölgesinde üretilen, vücudun strese gösterdiği tepkiyle ilişkili bir hormondur. Kan basıncını ve şekerini artırır.) Kısaca; hassas veya alerjik olduğumuz yiyecekler nabzımızı arttırırlar.

Bu nabız artışı neden önemli peki?

Bu artışla başımız hafif dumanlanır. İşte bu da tam hassas olduğumuz yiyecekleri şiddetle istememizin sebebi. Bilinçaltı seviyesinde bu mutluluk hissini arıyoruz.

Yapılan klinik deneylerin de kanıtladığı üzere; “bunu hemen ve kesin yemeliyim.” diye hissettiğimiz hemen her yiyeceğe karşı bir çeşit hassasiyetimiz mevcut.

Bu okuduklarınız o kadar da kötü haber sayılmaz esasen. Tersine, hangi besinlerin bize faydali hangilerinin zararlı olduğunu basitçe bulabilmek adına elimizi oldukça güçlendiren bir şey bu. İlk olarak, 1950’lerde bu basit ama faydalı testi keşfeden Dr. Arthur Coca’nın adını taşıyan bir test bu. “Coca nabız testi.”

“Bu nabız testi, çok basit ve kolaylıkla kanıtlanabilir bir test. En güzel yanı kendi kendinize yapabiliyor olmanız. Evet, bir alerji testinin yerini tutma imkanı yok, ama bu ve bu tip testler en azından kendimizle ilgili farkındalığımızı artırmak için son derece faydalı.

Şu bir gerçek ki; alerjik olduğumuz besin ve maddeler tarafından nabız atışlarımız artıyor ve migren, egzama, epilepsi, diyabet, ve yüksek tansiyon gibi hayat kalitemizi düşüren ve ömrümüzü kısaltan bazı hastalıklara maruz kalabiliyoruz.” diyor Dr A. Coca.

İşte bu testi yapmanın yolu:

Adım 1: Öncelikle hassasiyetiniz veya alerjiniz olup olmadığını tespit edin.

Bazen, bazı şeylerin ters gittiği ortadadır, ama ismini koyamayız. Kronik sinüzit, hazımsızlık şikayetleri, kronik baş ağrıları-özellikle de bazı yiyecekler ardından- veya egzama. Bu saydıklarımızın sebeplerinin başında yiyecek alerjisi sayılabilir.

İlk adım alerjik tansiyonunuz olup olmadığını bulalım. Bunun için de;

Oturun ve birkaç derin nefes alın. Rahatlayın ve 60 saniye nabız ölçümü yapın. 60 saniyeyi tam olarak yapın, 30 saniye yapıp 2 ile çarpmayın yani. Çıkan sonucu yazın.
Ayağa kalkın ve 15-20 saniye kadar bekleyin.
Tekrar nabzınızı ölçün. (60 tam saniye) Sonucu yazın. İki rakamı karşılaştırın. Eğer ikinci ölçümünüz ilkinden 6 fazla ise (veya daha fazla) alerjik tansiyonunuz var diyebiliriz.
Adım 2: Hangi yiyeceğin veya koşulların alerjik tansiyona sebep olduğunun farkına varın.

İşte işin eğlenceli kısmı. Dedektif şapkanızı takın ve yolculuk başlasın. (Bunun tam olarak belirlenebilmesi için oldukça uzun ve ciddi bir işlemden geçmeniz gerekiyor, ama kısa yol çubuğu da yok değil.)

Diyelim ki peynir bağımlısısınız. Ama öyle böyle değil. “Her gün yemezsem gözüm seğiriyor, yoksunluk krizine giriyorum.” dediğiniz türden bir bağımlılık.  (Unutmayın; vazgeçemediğiniz yiyecekler sizde belli belirsiz bir titreme hissi uyandırır ve bunlar sizin en fazla hassas olduğunuz besinlerdir.

Yemek öncesi (su dışında 1-2 saat bir şey yememiş olmanız en ideali) oturun ve birkaç derin nefes alın.
Nabzınızı 60 saniye boyunca ölçün. Çıkan sonucu yazın.
Test edeceğiniz yiyecekten bir parça alın. (Mümkünse sadece o besini yiyin, zira işin içine başka bir tetikleyici girmemesi gerekli.) Besini ağzınızda 30 saniye kadar tutun.
Besin hala ağzınızdayken (henüz yutmayın) tekrar nabzınızı ölçün ve çıkan sonucu yazın.
Eğer nabzınız, dakikada 6 veya daha fazla sayıda artmışsa, o besine karşı bir hassasiyetiniz olduğunu söyleyebiliriz. Eğer aynı kaldıysa ya da 2-3 sayı yükseldiyse sorun yok demektir.

Keyifli bir test, değil mi?

Bunu her istediğinizde, her yiyecekle deneyebilirsiniz. Dikkat etmeniz gereken tek şey, yediğiniz yiyeceği tek başına, yanında başka bir yiyecek olmadan tüketmeniz. İsterseniz birçok besini birer saat arayla bu teste tabi tutabilir, hassasiyetiniz olan yiyecekleri belirleyebilirsiniz.

Yiyeceklerden başka şeyleri de test etmeniz mümkün. Bazı insanların diş macunu, deterjan ve bazı parfümlere alerjik tepkiler gösterdiği de bilinen gerçekler arasında.

Önemli not: Bu yazı teşhis koymanız için değildir. Kendinizle ve vücudunuzla ilgili farkındalığınızı arttırmanız, yediğiniz her yiyeceğin ardından nasıl hissettiğinize dikkat etmeniz ve belki de size faydası olmayan yiyecekleri ayırt edebilmeniz için yol göstermek amacımız. Eğer ciddi bir yiyecek alerjisi sorununuz olduğunu düşünüyorsanız doktorunuza danışmayı geciktirmeyin.

Kaynak: www.eatnakednow.com
ÖZLEM ÖZGEN

Kaynak

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...